4 Ocak 2021 Pazartesi

Ölümün Elleri

 Herkesin aklından defalarca geçmiş olan bir soru.

Yokluğumuz bu dünyada neyi değiştirir ? Belki de hiçbir şeyi (: Silinip gitmemiz akıllardan uçmamız ne kadar zaman alır ki belki günleri belki ayları  belki de yılları alır ama gelin görün ki elbet sonunda akıllara gelmeyecek noktaya geliriz.

Bilmiyorum bu soruyu akıllara getirecek pek çok problem var galiba. Bunlardan bazıları çaresizlik, hissizlik, bıkkınlık ve hiçbir şeyin istediğiniz gibi gitmiyor oluşu olabilir. 

Hayatın sizi zorlayışı, sizin ona karşı mücadele edemiyor oluşunuz . Hep aynı noktada takılıp kalmanız ve bir süre sonra yorulmanız. 

Gerçekten nedir bu sürekli takılıp kaldığımız nokta hani şu aşamadığımız, saplanıp kaldığımız ilerisinin kurtuluş olduğunu düşündüğümüz nokta sahi bu noktayı aşınca her şey düzelecek mi gerçekten ? Belkide kendimizi bile kandırdığımız bir masaldır ne dersiniz ? Belki hiçbir şey hiçbir zaman düzelmeyecektir hep böyle olduğu gibi kalıp bize acı verecektir.

Bilmiyorum cevaplarını bilmediğim o kadar soru var ki aklımda... Cevabını almaktan korktuğum yüzlerce soru...

Mesela bir ilaç hem sizi iyileştirirken aynı anda sizi nasıl yaralayabiliyor ? Ona bu kadar ihtiyaç duyuyorken size neden yan etki yapıp daha kötü bir hale getiriyor. 

Yaralarınızı tam sarıyorken neden tekrardan kanatmaya başlıyor. 

Aman siktir edin sorularıda, cevaplarıda bazı sorular cevapsız bazı cevaplar ise sorusuz güzeldir.


Insan bazen gitmek istemediği yere aittir diye bir söz duymuştum, sahi ben de oraya mı aitim ? Gitmek istemediğim yere mi gitmeliyim.

Belki orada mutlu olurum ne dersiniz ? Olmak istediğim yerde bulamadığım mutluluğu orada bulurum. Bazen insan mutluluğu hiç aramadığı ihtiyaç duymadığı bir zamanda bulurmuş. Belki benim içinde böyle olur. Kim bilir...

Bazen insanın ellerini her zaman sıcak eller kavramazmış biliyor musunuz ? Insani donduracak kadar soğuk eller kavrarmış o sıcacık ellerini insanın. Bu ellere ölümün elleri denirmiş hatta. 

Bazen insanı ısıtan şey üşümekmiş, bazen bedeni kaskatı kesilirken ısınırmış insan bazen yokluk varlığıda yanında getirirmiş bazen insan hiç yok olmamışçasına varolurmuş bu hayatta. 

Bazen, bazen, bazen, bazen insan hiç varolmamış olmayı istermiş. 

Kısılı kaldığı bazen ve keşkelerde boğulup dibe çökermiş insan. 

Bazense her şeyi siktir edip boğularak yaşamayı kabullenirmiş.


https://open.spotify.com/track/4zWLG6InumJwwY3g9i0NVb?si=65fc0lIlToyZgCdsMaX5Iw




3 Kasım 2020 Salı

İnsan büyüdükçe güzelliklerini yitiren bir şeydir

 Ne kadar da anlamlı bir söz  değil  mi ? düşünsenize  o zamanları , hani bu koşmanın  bile zevk verdiği  zamanları  diyorum, hani yaptığımız saçmalıklara  komik olmamasına  rağmen  dakikalarca  güldüğümüz ,  en büyük  acımızın düşünce  yaralanan vücudumuzun  olduğu  , en büyük  stresimizin akşam  ezanının  yaklaşması  , küçük  bir çikolatanın  bile mutlu  ettiği  , ufacık  sıra dışı bir şeye bile büyülenerek baktığımız  , sabahları  erken kalkmanın bile zevk verdiği  günlerden  bahsediyorum . kaybediyoruz büyüdükçe  ve de kaybedeceğiz  her geçen  saniye her geçen  dakika daha da eksileceğiz . zevklerimiz , hayallerimiz , anılarımız  zamana karışıp  kaybolacak. Her şeyin  ilacı  denilen  zaman aslında  her şeyin  katili olacak kısacası  güzelliklerimizi yitirdik , yitiriyoruz, yitireceğiz 


                                                                                                                                2017-11-17 23:16:14

4 Ekim 2020 Pazar

ölen yüzler kütüphanesi - 4

 Her aşkın bir şarkısı vardır, benim şarkım gözlerini gördüğünde başlar. [04.10.2020 / 23:27]

25 Eylül 2020 Cuma

Kalbimin Sahneleri - 3

 


                                               Morning Glory - 2010
             --------------------------------------------------------------------------------------------

Neyi fark ettiğimi biliyorsun, insanlar sadece yumruklarını kıçına sokacakları zaman "neşelen" diyorlar.
             --------------------------------------------------------------------------------------------



                                               A Faithful Man - 2018
             --------------------------------------------------------------------------------------------

                                             Can You Keep A Secret - 2019
             --------------------------------------------------------------------------------------------


                                               In July - 2000
             --------------------------------------------------------------------------------------------

Aşkım…
Kilometrelerce yol kat ettim, nehirleri geçip dağları aştım, hüsrana uğradım ve ızdırap çektim. Nefsime karşı koydum ve güneşi takip ettim. Böylece senin önünde duruyorum ve sana “Seni seviyorum” diyorum.      
             --------------------------------------------------------------------------------------------
  


                                         Ruby Sparks - 2012
             --------------------------------------------------------------------------------------------
Sadece bana nasıl bittiğini söyleme, tamam mı?

              --------------------------------------------------------------------------------------------

sen buradayken seni göremedim. Ve şimdi sen gittin. seni her yerde görüyorum

             --------------------------------------------------------------------------------------------


                                         Kader - 2006
             --------------------------------------------------------------------------------------------
“Yolu yok, çekeceksin. İsyan etmenin faydası yok. Kaderim böyle. Yol belli, eğ başını usul usul yürü şimdi.”
             --------------------------------------------------------------------------------------------

"Herkesin inandığı bir şey vardır bu hayatta. Benimki de sensin."

             --------------------------------------------------------------------------------------------

                                        The Maze Runner - 2014
             --------------------------------------------------------------------------------------------
                           
                                    ''Seni unutmak en kötü kısmıydı.''
             --------------------------------------------------------------------------------------------
Boş yere ümitleniyoruz,'dedi Brenda. 'Ama sanırım hiç umudumuz olmamasından iyidir...'   


16 Eylül 2020 Çarşamba

Acıların uzandığı yollara, yaralara

                               

Sahip olduğunuz acıların sizi öldürecekmiş gibi hissettirdiği zamanlar oldu mu ? Bulunduğunuz durumu, hissettiklerinizi kimsenin anlayamayacağını düşündüğünüz ya da kapana sıkışmış bir fare gibi acı çekerek ölümü beklediğiniz ? 

Hani şu çektiğiniz manevi acıların, fiziki acılardan çok daha derin yaralar açtığı zamanlardan bahsediyorum. Ağlamak isteyip, ağlayamadığınız aldığınız nefesin boğazınıza takılıp sizi boğduğu zamanlardan.
Bataklıktan kurtulmak için sarılacak bir dal arayıp, bulamayınca yavaş yavaş görünmeyene kadar dibe battığınız zamanlardan.
Uykunuzu almak için değilde, acılarınızı daha fazla hissetmemek için saatlerce uyuduğunuz zamanlardan.
Saatlerce neden yaşadığınızı sorgulayıp, aslında bu hayatı yaşamadığınızı anladığınız zamanlardan. 

Yeteri kadar tanımladım galiba bu zaman dilimini. Galiba ben de bu zaman dilimlerinden birindeyim. Ya da hepsinin içindeyim. Ne tutunacak bir dalım, ne bu durumdan kurtulacak gücüm ne de hevesim kaldı.

Acılarımın açtığı yaraları kapatamadım, kapatamadığım her yaradan sevinçlerim, mutluluklarım  akan kan misali akıp gitti, geriye ise bana sadece acılar ve kabuk bağlayan yaralarım kaldı.

Bazenleri giden sevinçlerimi geri kazanacağımı düşünerek yaralarımı kavlattığım oldu. Yaşadığım acıları tekrar yaşayarak, unuttuğum mutluluklara ulaşmaya çabaladığım oldu. Altında kalmamak için kaçtığım enkaza dönüp enkazı taradığım oldu, Bir şeyleri bulma umuduyla yanıp tutuşurken bulamadığım şeylerin oluşturduğu boşluklarda kaybolduğum oldu.

Eksildiğim yerleri doldurmaya çalışırken daha çok dağıldım. Mutsuzluklarımı gözardı etmeye çalışırken daha derinlere battım. Hayata daha fazla tutunmaya çalışırken tutunduğum şeyler elimde kaldı. 

1 Temmuz 2020 Çarşamba

ne yapılabilirdi ki beyaz bir kağıtla


Kafasının çok dolduğunu düşünerekten  kalemi ve beyaz kağıdı karşısına aldı.
Uzun bir düşünmenin ardından, dalıp gittiğini ve kağıda tek bir çizik bile atmadığının farkına vardı.
Kağıda hüzünlü hüzünlü bakıp, düşüncelerini dışına vurdu.

- Ne yapabilirdim ki beyaz bir kağıtla ?
Mesela sana olan özlemimi dile getirebilir miydim ?
  
yüzünün eksiksiz hatlarını,
kaşlarının o eşsiz dizilişini,
çiçekleri bile kıskandıran o gülümseyişini, 
dünya harikalarının tek bir yere sığdırıldığı o gözlerini, 
kokusuyla cennet bahçelerinde gezdiğimi düşündüren saçlarını,

sahi anlatılır mıydı sana olan özlemim, küçücük beyaz bir kağıda ? hiç sanmam. 
biraz daha düşündü, mesela dedi, mesela sana olan kırgınlıklarımı dile getirebilir miydim ?

beni bırakıp gidişini,
hiç sevmemiş gibi yapışını, 
çabucak aklından çıkışımı,
biz olacakken ben oluşunu, 
üzgünken yanımda olamayışını, yanında olamayışımı,
yaslanacak bir omuz aradığımda bulamayışımı,

galiba bunlarda bir kağıda sığacak şeyler değildi.
son bir konu gelmişti aklına yazabileceği son bir konu ama belkide en son yazmak isteyeceği konu buydu.
Derin Derin düşündü acaba tekrar dile getirmeli miydi ona olan sevgisini ? içinde sönen külleri körükleyerek tekrardan aleve dönüştürmeli miydi ?

ona bakarken ki gözlerinin ışıldayışını,
karşısında o varken gözünün hiçbir şeyi görmeyişini, 
ona sarılırken yüreğinin titrediğini hissettiğini,
ağzından çıkan her kelimeyi pür dikkat dinleyişini, 
kokusunu içine çekerken ciğerlerinin bayram edişini,
yanında otururken çocukluğuna dönüşünü,
sesiyle birlikte uçsuz bucaksız masallara dalışını,

sahi yazmalı mıydı ? bütün bu sahip olduğu sevgi cümbüşünü, yırtılıp yıpranacak bir kağıda. 
vazgeçti, her zaman ki gibi hissettiği her şeyin kalbinde ve beyninde hapsolmasını,
sığdıramayacağa ve ileride çürüyüp gidecek bir kağıda yazmaya tercih etti. 
Masadaki kağıdı eliyle buruşturup çöpe attı ve bir sigara yakıp, camdan insanların hayatını yaşayışını izledi. 

kalbiyle aklı arasındaki köprüyü tekrar ve son kez olacak şekilde yıktı. bir daha bütün yollar kapansa bile, o köprüden geçeceğine, uçurumdan atlamayı tercih edeceğine dair yemin etti. 

24 Haziran 2020 Çarşamba

ölen yüzler kütüphanesi - 2



- Seni sevmek bir yağmur damlasının yaprakla buluşması gibi. Ne kadar çok seversem o kadar şiddetle çarpıp zarar veriyorsun bana ama sen olmasan, sen olmasan zarar görecek bir parçam bile olmadan kuruyup gideceğim.  [ 24.06.2020 / 23:48 ]

- Beyaz bir kağıda sana olan aşkımın ne kadarını yazabilirdim ? düşündüm farkettim ki binlerce kağıda sığmayacak kadar şeyi o küçücük kalbime sığdırmıştım. Acılarım, sevgim, özlemim, mürekkep olmuş kalbime dökülmüştü. Seni yırtılmayacak, yıpranmayacak bir yere yazmış ömrümün sonuna kadar saklayacağım bir kutuya doldurmuştum.  [ 24.06.2020 / 23:53 ]

- Elinde tuttuğu parçayı ona göstererek " Ben bir puzzle isem sen de bu küçük ve tek olan parçasın. Binlerce parçamın yanında çok az kalıyor gibi gözüküyorsun ama tamamlanmam, kendimi eksiksiz hissetmem için o tek parçaya yani sana ihtiyacım var." dedi.  [ 24.06.2020 / 23:55 ]

- Yalnızlık ne kadar garip bir şey. Kimi insan yanındaki onlarca insan arasında kendini yalnız hissederken  kimi insana yalnız kalmamak için kalbinde taşıdığı tek bir insan yetiyor. Benim için her ikisine de örneksin sevgilim. Sen yoksan kalabalıklar anlamsız, sen varsan kalbim kalabalık ve apansız.  [ 25.06.2020 / 00:07 ]

- Uzun zaman sonra sesini duyduğumda o seste, boğulacak kadar özlediğimi nerden bilebilirdim ki [ 01.07.2020 / 23:41 ]

17 Haziran 2020 Çarşamba

yok olmak istiyorum



 Anlamsız duygular içindeyim, karmakarışık hissediyorum. Aldığım havadan, yediğim yemekten, konuştuğum kelimelerden zevk alamıyorum. Hayat sanki 4 yandan beni çevreleyen bir ateş çemberi gibi. Bu çember sürekli daralıyor ve ben gittikçe ölümüme yaklaştığımı hissediyorum. Bu dünyaya veda etmeden önce güzel şeyler bırakmak istiyorum ama güzel bir şeyleri başaracak kadar yetenekli olduğumu düşünmüyorum. Hiçbir şey istediğim gibi gitmiyor. Galiba birazcık nankör davranıyorum biliyorum hep söyledim ve söylemeye devam edeceğim, çoğu insana kıyasla iyi bir yaşama sahip olduğuma eminim. Ailemle aram güzel ve hepsi Allaha şükür yaşıyor. Maddi açıdan herhangi bir sıkıntımız yok. Arkadaşlarımla aram iyi lakin bilmiyorum bir şeyler eksik, hep eksik oldu ve gittikçe eksikliği artıyor. Bu duygunun içten dışa doğru büyüyüp beni yok etmesi, ruhsuz bir insana dönüştürmesi an meselesi. Nasıl başa çıkacağım hiçbir fikrim yok. İnsanların bana yardım edemeyeceğinin deneyeceklerinin fakat işe yaramayacağının farkındayım. Beni kendimden kurtaracak tek kişi yine ve yine kendim fakat sorun şu ki içimdeki istemediğim benlik gerçek benden daha güçlü bir hale geldi. Ona nasıl karşı koyacağımı, kendimi nasıl eski mutlu olduğum halime döndürebileceğimi bilmiyorum. Bilmiyorum bazı zamanlar hiç var olmamış olmayı bir anda yok olup herkesin hafızasından silinmeyi istiyorum. Mutlu değilim, mutlu olmak istiyor muyum bundanda emin değilim. Mutlu olmak için hiçbir şey yapmayıp aksine mutsuzluğa doğru koşar adım ilerlemeyi tercih ediyorum. 

1 Mayıs 2020 Cuma

kalbimin sahneleri - 2









 
                                                    Good Will Hunting - 1997
           ----------------------------------------------------------------------------------------------------------
“Belki büyük bir fırtınanın ortasındasındır. Dalgalar küçük kayığının üzerinden geçiyordur. Küreklerin kırılmak üzere. Belki de yapman gereken kayıktan inmek. ”
           ----------------------------------------------------------------------------------------------------------
“Sana kadınları sorsam neleri sevdikleri hakkında bir sürü şey sayarsın. Belki birkaç kere yatmışsındır da. Ama bir kadının yanında uyanmanın ve mutlu olmanın ne demek olduğunu söyleyemezsin. Sana savaşı sorsam Shakespeare’den bahsedersin değil mi? Ama hiç savaş görmedin. En yakın dostunun, kafası kucağında son nefesini verirken sana nasıl baktığını görmedin. Sana aşkı sorsam sonelerden alıntı yapacaksın. Ama bir kadının karşısında hiç tamamen savunmasız kalmadın. Sana gözleriyle hükmedecek birini hiç görmedin. Tanrı’nın seni cehennemden kurtarması için indirdiği meleğin o olduğunu hiç düşünmedin. Onun meleği olmak nasıl bir şey bunu da bilmiyorsun. Bir aşkı sonsuza dek paylaşmayı… ” 
           ----------------------------------------------------------------------------------------------------------
“Bazen senle hiç tanışmamış olmayı diliyorum. Çünkü tanışmamış olsaydık, geceleri yatarken dünyada senin gibi biri olduğunu bilmeden uyuyabilirdim.”
           ----------------------------------------------------------------------------------------------------------
“Mükemmel değilsin. Seni şüpheden kurtarayım tanıştığın o kız da mükemmel değil. Asıl soru birbiriniz için mükemmel olup olmadığınız. Önemli olan bu. Dünyadaki her şeyi bilebilirsin ama bunu öğrenmenin tek yolu denemektir. ”
           ----------------------------------------------------------------------------------------------------------


              A Rainy Day İn New York - 2019
           ----------------------------------------------------------------------------------------------------------
“Biz iki farklı canlıyız, değil mi? Sen cırcırböceklerinin sesini seviyorsun ve bense taksilerin gürültülerini. Sen güneşte açıyorsun ve ben... Ben gri göklerde kendime geliyorum. ”

           ----------------------------------------------------------------------------------------------------------
             ---------------------------------------------------------------------------------------------------------



Three Billboards Outside Ebbing  Missouri - 2017
             ---------------------------------------------------------------------------------------------------------

“Başka bir yer varsa orada tekrar görüşürüz belki. Yoksa da, seni tanımak benim cennetimdi zaten.”
             ---------------------------------------------------------------------------------------------------------


                  

Midnight İn Paris - 2011 

------------------------------------------------------------------------- 
Bence gerçek aşk ölüm ile bir ateşkes yaratır. Tüm korkaklık sevgisizlikten, sevgisizlikten de ondan. Gerçek ve cesur bir adam ölümün gözlerinin içine bakar. Gergedan avcıları veya Belmonte gibi, gerçek cesur adamlar. Çünkü aşkları yeterli tutkuyla ölümü onların aklından söküp atar. Ta ki her adamın başına geleceği gibi, geri dönene kadar. Ve her adam tekrar sevmek zorundadır.
------------------------------------------------------------------------- 



The Basketball Diaries - 1995



 -

Love Me İf You Dare - 2003        

   ----------------------------------------------------------------------------------------------------------


“ Hiç sormadın ama pişman olduğum 3 şey vardı. Ben hazırdım, seni seviyordum ve herkese meydan okuyabilirdim, önüme çıkan herkese!”

17 Nisan 2020 Cuma

Özlemek



Özlemek duygusu, kimisi için güzel kimisi için ise acı verici bir duygudur. Bir insan bir şeyi özlediğinde eğer bunun sonucunun kavuşmak olduğunu bilirse bu duyguyu hissetmekten korkmaz ve aksine bu duyguyu zevkle hisseder. Aksini düşünecek olursak, özlem duygusunun sonucu kavuşmak olmazsa olacağı tek şey felakettir. Bu felaket insanı günden güne çürütür, düşüncelerini yer bitirir. İnsan sevdiğine, özlediğine ulaşamayacağını bile bile ondan vazgeçmek istemez ve onu unutmak istemez. Bende galiba unutmak istemeyeceğim ve kavuşamayacağım birini özlüyorum. Bu duygu beni günden güne eksiltiyor ve yarım bir hale getiriyor. Tamamlandığımı sanmışken günden güne  eksilerek, azalarak eski  yarım ben'e dönüşüyorum. Tekrar eski halime dönmek istemiyorum. Seninle tanıştığım, seninle birlikte olduğum zaman ki mutlu halime dönmek istiyorum. Bazı dönüşler çok zordur biliyorum, senin bana benim kendime dönüşüm gibi... ama ne olur zorluklara göğüs gerelim birlikte eski günlerdeki gibi olalım. Bana her şeyin geçeceğini söyle hiçbir şeyin geçmeyeceğini bilsem de gözlerinde kaybolmanın verdiği mayhoşluk hissiyle evet sevgilim geçecek diyebileyim. Seni özlemek felaketim olacağını bilmeme rağmen hiçte korkunç değil  sevgilim hatta o kadar güzel ki hiçbir yok oluş bu kadar tatlı olmamıştı.

6 Ocak 2020 Pazartesi

kalbimin sahneleri - 1



Kim Boggs: Sarıl bana
Kim Boggs: Sarıl bana
Edward Scissorhands: Yapamam. 


                                       ( Edward Scissorhands - 1990 ) 


//////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////
 Olivia :     kendim olmaya alışkındım ama daha önce hiç bu kadar yalnız hissetmemiştim. 



                                              ( Easy A - 2010 )

//////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////



” Ben aşkı yalnız olmayı bilmeyen iki kişi için bir tür kaçış yolu olarak görüyorum.. Komik.. İnsanlar hep aşkın tamamen bencillikten uzak olduğundan söz ederler.. Ama düşünürsen, bundan daha bencilce bir şey olamaz…Feminizmin erkekler tarafından daha çok aylaklık yapabilmeleri için icat edilmiş olduğuna dair korkunç, paranoyakça bir düşüncem var.. ‘Kadın aklını özgürleştir, bedenini özgürleştir, benimle yat..’ İstediğim kadar yattığım sürece hepimiz özgür ve mutluyuz.. “ 
(Celine)
--------------------------------------------------------------------------

” Birinin senden ayrılmasının en kötü yanı nedir biliyor musun? Ayrıldığın kişileri ne kadar az düşündüğünü hatırlaman ve onların seni ne kadar az düşündüklerini farketmen. biliyorsun, onların acı içinde olduklarını düşünmek istersin ama onlar “hey, gittiğin için memnunum” der gibidirler. ” 
(Jesse)
--------------------------------------------------------------------------

“Eğer dünyada büyülü bir şey varsa, o birini gerçekten anlamaya çalışmak, biriyle bir şeyi paylaşmaya çalışmak olmalı. Bunun neredeyse imkansız olduğunu biliyorum. Ama ne önemi var. Cevap sadece denemek olmalı.”
--------------------------------------------------------------------------

“Fakat seninle beraber olmak, kendimi farklı hissetmemi sağladı. Yani, bunun farklı yolları dans, alkol ya da uyuşturucu gibi şeylerdir.”


                                         ( Before Sunrise - 1995 )


//////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////




"Sevgi kurallardan daha önemlidir."
--------------------------------------------------------------------------

“Hayat dolusun. Bu beni korkutuyor. Ruhuna, karanlığımla ona gölge düşürmeye kıyamayacak kadar hayranım. Yine de seni düşünmeden edemiyorum.”


( The Light Between Oceans - 2016 )


//////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////


Cobb: Rüyadayken her şey gerçekmiş gibi gelir. Ancak uynadıktan sonra bir gariplik olduğunu anlarız. Bir rüyanın başlangıcını asla hatırlayamazsın. Kendini hep rüyanın ortasında bulursun değil mi?
Ariadne: Evet, sanırım…
Cobb: Peki ya buraya nasıl geldik?
Ariadne: Biz buraya….
Cobb: Düşün Ariadne buraya nasıl geldik? Ş…u anda neredeyiz?..


( İnception - 2010 )

//////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////

“Bende resmi bile yok… O sadece hafızamda.”
--------------------------------------------------------------------------
“Bir bilet kazandım, Rose. Hayatım boyunca başıma gelen en güzel şeydi. Bana seni getirdi.”



( Titanic - 1997 )


//////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////

" Hikaye " dedim. " Gel seninle anlaşalım. Sen yarım kal, adını da yarım kalan hikaye koyalım. "
" Sen zaten neyi tamam ettin ki? " dedi bana...
--------------------------------------------------------------------------

" Aynı kitabı okuyup farklı yerlerin altını çizmişiz. "
--------------------------------------------------------------------------

" Ne olmuştu da, "Seninle dünyanın her yerine gelirim," diyen Müzeyyen, durduğu yerden çekip gitmelere başlamıştı? "
--------------------------------------------------------------------------

“Aslında, tam diye bir şey yoktur,” dedim, “her tam, bir üst yarımın alt basamağıdır. Yani yarım da bir bütündür.”
--------------------------------------------------------------------------

" Fakat müzeyyen, seninle bir olurumuz yoktu. Ben olmazlara rağmen sevdim. "
--------------------------------------------------------------------------

" Gidene güle güle denir, canımın içi. "
--------------------------------------------------------------------------

"Ayna," dedim fısıltıyla.

"Buyurun benim," dedi.

"Ayıp olmuyor mu ayna?" dedim, "Bizi burada yanlış pozisyonda, dış kapının mandalı gibi gösteriyorsun. İlgisiz, alakasız, yabancı ve arkasında koridor boşluğu duran ve hani geri dönüp o boşluğu kat ederek, daire kapısına yönelebilecek ve hatta yönelmesi gerek biri gibi.
--------------------------------------------------------------------------
"Nasıl görünmek isterdin?" dedi.

Bu tavır, bu kendinden çok fazla emin, ukala tavır beni öldürürdü.

"Ayna," dedim, "seni bölük bölük bölerim."

"Denememeni tavsiye ederim," dedi, "bölünerek çoğalırım ve çoğaldıkça fazla suret veririm, hoşuna gitmez. "
--------------------------------------------------------------------------

" Hanım efendi ben size değil resminize aşığım. "
--------------------------------------------------------------------------

" fakat müzeyyen, gemi batarken atılacak ilk yük bendim senin için. "
--------------------------------------------------------------------------

" Bir şey içime oturmuş kalmıştı. Yok olmak. Toz olmak istiyordum. Varlığım orada olmamalıydı. Gelip beni alsalardı. Uzaydan ya da bir yerlerden gelselerdi. Sessiz sedasız kaybolsaydım. Yerime Kız Kulesi’ni bıraksalardı. Ne alakaysa? "
--------------------------------------------------------------------------
 "Sadri Alışık denilen hergele, her filminde ağlardı. O ağladıkça ben de ağlardım. Nedenimi bilmez ağlardım. Ağladıkça Sadri’ye kıl kapar gıcık olurdum. Üçüncü şahıs olarak kalışına, hep gidici kadınları sevişine, bu gidiciliklerin bir mecburiyet gibi duruşuna, Sadri’nin bu mecburiyetlere, giden kişinin özgürlüğü olarak bakıp, ona ihanet etmemek için kendine ihanet edişine... "
--------------------------------------------------------------------------
"Ah Müzeyyen! Sana da yazıklar olsun. Tek kötü ben miydim? "
--------------------------------------------------------------------------


( Fakat Müzeyyen Bu Derin Bir Tutku  - 2014 )

//////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////

Ölümün Elleri

 Herkesin aklından defalarca geçmiş olan bir soru. Yokluğumuz bu dünyada neyi değiştirir ? Belki de hiçbir şeyi (: Silinip gitmemiz akıllard...